Rektörümüz Prof. Dr. Kemalettin Aydın’ın öncülüğünde düzenlenen konferansta bu kez sadece erkekler bir araya geldi. Bine yakın erkeğin katıldığı programda, kadınların toplumsal hayattaki yeri, yaşadıkları sorunlar ve çözüm yolunda erkeklere düşen sorumluluklar ele alındı.

Konferansın ana temasını Prof. Dr. Aydın şu sözlerle özetledi:
“Önce erkeklerin eğitilmesi gerekiyor. Kadınların hayatın her alanında hak ettiği yeri alabilmesi için önce biz erkeklerin değişmesi gerekiyor. Çünkü toplumu dönüştürecek olan, bu farkındalığı içselleştiren bizleriz.”

Konuşmasında rahmetli Neşet Ertaş’ın “Kadınlar insandır, biz insanoğlu” sözlerine yer veren Aydın, bu ifadenin sadece kadınların değerini anlatmadığını, aynı zamanda erkeklerin sorumluluğunu da hatırlattığını vurguladı. Ayrıca, 8 Mart’ın yalnızca bir kutlama günü değil, tarihsel olarak kadın emeğinin ve mücadelesinin simgesi olduğunu da hatırlattı:

“Bugün 8 Mart. Ancak bu tarih, sadece çiçek vererek kutlanacak bir gün değildir. 1857 yılında ABD’de tekstil işçisi kadınlar, daha iyi çalışma koşulları için greve gittiğinde 129 kadın işçi fabrika yangınında hayatını kaybetti. İşte bu acı olay, 8 Mart’ın sembol haline gelmesine neden oldu. Dolayısıyla bugün, kadın hakları konusunda farkındalığımızı artırma ve kadın emeğini, mücadelesini anlama günüdür.”

Kadın haklarının yalnızca modern zamanların konusu olmadığını vurgulayan Aydın, İslam dininin ve medeniyetimizin kadına verdiği önemi de şu sözlerle dile getirdi:
“Peygamber Efendimiz, ‘Sizin en hayırlınız, kadınlarına en iyi davrananınızdır’ buyurarak, kadınlara yönelik yaklaşımın bir ölçüsünü ortaya koymuştur. Bizler, medeniyetimizin köklerinde kadına verilen değeri ve onun haklarını görebiliyoruz. Hz. Hatice’nin ticaretteki başarısını, Hz. Aişe’nin ilimdeki otoritesini, Nene Hatun’un vatan savunmasındaki cesaretini unutmamalıyız. Bizim için kadın, hayatın merkezidir ve onun hak ettiği değeri görmesi, adaletin gereğidir.”

Katılımcılara hitaben yaptığı konuşmada Prof. Dr. Kemalettin Aydın şu ifadelere yer verdi:
“Kadınların yıllardır sürdürdüğü eşitlik mücadelesine omuz vermek zorundayız. Bu mücadeleyi sadece kadınların sorunu gibi görmek büyük bir yanlıştır. Bizler, eşitlikten korkmayan, adaleti savunan, kadına her alanda hak ettiği yeri teslim eden bireyler olmalıyız.
Evde, iş yerinde, okulda, sokakta… Hayatın her alanında kadınların haklarına saygı duyan, emeğine değer veren, sözüne kulak veren bir duruş sergilemek zorundayız. Çünkü eşitlik bir lütuf değildir. Kadınlar bizden bir ayrıcalık beklemiyor, haklarını istiyorlar. Ve bu hakları teslim etmek, geciktirmeden hayata geçirmek bizim görevimizdir.”

Etkinlik boyunca erkek katılımcılara kadına yönelik şiddet, iş hayatında fırsat eşitsizliği ve toplumdaki önyargılar gibi konularda farkındalık kazandıracak bilgiler aktarıldı. Ayrıca günlük yaşamda erkeklerin üstlenebileceği sorumluluklar ve değişimin nasıl başlayacağına dair somut öneriler paylaşıldı.

Konferans sonunda katılımcılar, kadınlar gününde böylesine anlamlı bir farkındalık çalışmasına dahil olmaktan memnuniyet duyduklarını belirterek, benzer programların devam etmesi gerektiğini ifade etti.